Sınır aşan göçler

Türkiye’de göç ve sığınmacı sorunu hem sosyo-ekonomik hem siyasi sonuçları açısından en çok tartışılan konuların başında yer alıyor.

Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte sahillerde, halka açık plajlarda, parklarda, millet bahçelerinde kendini gösteren sığınmacı yoğunluğu ve oluşturduğu rahatsızlık her geçen gün daha fazla hissediliyor.

Genellikle konuya savaştan kaçıp Türkiye’ye sığınan insan potansiyeli üzerinden yaklaşılıyor. Dolayısıyla çözüm önerileri de sınırlı kalıyor. Oysa konu çok yönlü ve kapsamlı bir şekilde ele alınmalı. Ekonomik, siyasi, sosyal boyutu, kültür farklılığı, entegrasyon süreci, çatışmayı ve karşıtlığı oluşturan sebepler ve sonuçları gibi…

Türkiye gelişen ve atağa geçen bir ülke olarak 2000’den sonra iyice hedef haline geldi. Ortadoğu’nun karıştırılması, ardından göç dalgası bunun bir parçası olarak değerlendirilmeli…

MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin bu haftaki Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada; "Sınır aşan göç sorunu çok nazik bir konudur. MHP olarak göç sorununun idrakindeyiz. Düzensiz göçün istila olduğunu sürekli olarak vurguladık. Anadolu coğrafyasındaki demografik gelecek ve güvenliğimizi titizlikle düşünmek, telaşa kapılmadan tedbir geliştirmek, taşkınlıklara prim vermeden de tetikte olmak durumundayız. Herkes susuyorken göç konusu üzerinde konuşuyorduk. Herkes duruyorken göç konusuyla meşgul oluyorduk…” ifadelerine yer verdi.

Ardından sınır aşan göç olgusunun tüm ülkeler için çetin ve çetrefilli bir sınav olduğunu belirterek, sınır aşan göç meselesiyle ilgili politika, hedef ve görüşlerin yer aldığı, iki cilt halinde hazırlanan AR-GE çalışmasına dikkat çekti. “MHP olarak bu çalışmalarımızı kamuoyuyla, ilgili devlet kurumlarıyla, üniversitelerle, medyayla ve sivil toplum kuruluşlarıyla paylaştık” dedi.

MHP lideri Devlet Bahçeli, Türkiye’nin göç meselesi üzerine yaptıkları çok yönlü ve kapsamlı bir çalışmadan bahsediyor. 2018 yılında verdiği talimatlar üzerine, AR-GE'den sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter'in koordinasyonunda “Sınır Aşan Göçler Komisyonu” kuruldu.

Prof. Dr. İlyas Topsakal, Prof. Dr. Veysel Bozkurt, Prof. Dr. Hayati Beşerli, Prof. Dr. Kutlu Kağan Sümer, Dr. Öğretim Üyesi Akif Karaca, Fahrettin Oğuz Tor gibi alanında uzman isimlerin yer aldığı komisyon; Türkiye’de göç olgusunun tarihsel sürecini, küreselleşme, sınır aşan göçler ve kamuoyu, göçlerin demografik, sosyolojik boyutu, sığınmacıların hukuki statüsü ve ekonomik etkilerini irdeleyen bir değerlendirme raporu hazırladı.

Hazırlanan raporu Ötüken Neşriyat iki ciltlik kitap haline dönüştürdü.  Bu önemli çalışma Türkiye’nin göç meselesine geniş bir bakış açısı, kalıcı çözüm önerileri ve farklı alternatifler sunuyor.

Yine MHP lideri Devlet Bahçeli’nin teşvik ettiği “İnsanlığın Huzuru” projesi AR-GE'den sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter öncülüğünde hayata geçen diğer bir çalışma. Bu çalışmalar aynı zamanda MHP’nin, Türkiye’nin meselelerine sorumluluk bilinciyle ve hassasiyetle yaklaştığını ortaya koyuyor.

MHP lideri Devlet Bahçeli düzensiz göç sorununa dikkat çektiği, grup toplantısındaki konuşmasının devamında şöyle diyor; “Türkiye bu yükün altından Allah’ın izniyle kalkacaktır. Ganimet avına çıkanlar da elleri boş dönmeye mahkûm olacaklardır. Türkiye’yi tahrik ve taciz kıskacına alıp iç huzursuzluğa hapsetmek için fırsat kollayanlara müsamaha gösterilmemelidir. Türkiye Fransa’ya benzemez, Türkiye onun bunun kirli emeliyle kaosa çekilemez. Düzensiz göç ile tavizsiz mücadele devam etmektedir. Suriyeli sığınmacıların ülkelerine güvenli, gönüllü ve onurlu geri dönüşleri bu kapsamdaki siyasetimizin ana fikir ve felsefesidir.”

MHP’nin grup toplantıları ilgiyle takip ediliyor. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin ifade ettiği her sözün toplumda bir anlamı ve karşılığı var. MHP’nin düzensiz göç sorununu dert edinmesi, yapmış olduğu araştırmalar ve çalışmalar, dikkat çektiği hususlar, toplumda düzensiz göç sorununun çözüleceğine yönelik güven ve inancı artırıyor.

Türkiye’nin köklü bir devlet tecrübesi var. Türkiye’nin gelişmiş ülke olmasının önünde engel teşkil eden, bekasını ve güvenliğini olumsuz yönde etkileyen düzensiz göç sorununun, devlet sistematiği içinde, stratejik planlamayla çözüleceğine inanıyorum. Bu bağlamda MHP’nin “Sınır Aşan Göçler” raporunun önemine vurgu yaparak, dikkate alınması gerektiğinin altını çizmekte fayda görüyorum.