Hüviyeti Meçhul Havuzu'nda ben kimim?
Kahramanmaraş merkezli depremlerde şu ana kadar 41 binden fazla kişi hayatını kaybetti. 2 bin 762 tane kimliği meçhul cenaze var. Adli Tıp Kurumu aileleri DNA için örnek vermeye davet ediyor. Kurumun hedefi bir tane bile kimliksiz cenaze kalmaması.
Deprem bölgesinde yaraları sarmak için 24 saat çalışmalar aralıksız sürüyor. Bir yandan enkaz kaldırma çalışmaları sürerken bir yandan da kimliği belirsiz cenazeler kimliklendirilmeye çalışılıyor.
Adalet Bakanlığı’na bağlı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 282 Adli Tıp uzmanı, 147 otopsi teknisyeni, 25 biyolog ve laborant ile deprem bölgesinde çalışmalarını sürdürüyor. Emniyet kriminal ve olay yeri inceleme ekipleri cenazelerden parmak izleri alarak ortak oluşturulan Hüviyeti Meçhul Havuzu’na atıyor.
Sonrasında Adli Tıp Kurumu’nun çalışmaları başlıyor. Adli Tıp’ta eğer cesette çürüme olduysa kas ve dişlerden örnek alarak kimliğe ulaşmaya çalışıyor. Deprem anından itibaren bölgede olan ve çalışmaları yürüten Adli Tıp Kurumu Başkanı Dr. Hızır Aslıyüksek’e bu çalışmaları sordum.
2 BİN 762 KİMLİĞİ BELİRSİZ CENAZE VAR
38 bin 189 cenazeye otopsi yaptıklarını, 35 bin 644 cenazeyi ailelerine teslim ettiklerini anlatan Hızır Aslıyüksek, devletin tüm birimlerinin bu yaraları sarmak için mücadele ettiğini belirtiyor.
Hüviyeti Meçhul Havuzu oluşturduklarını söyleyen Aslıyüksek şöyle devam etti: "Burada gelen parmak izleri ve aldığımız örneklerle karşılaştırma yapıyoruz. Şu an elimizde olan 2 bin 762 kimliği meçhul cenazeden 168’inin kimliğini belirleyip ailelere teslim ettik.
"BEŞ SAAT İÇERİSİNDE DNA SONUCU ÇIKIYOR"
Gelen yakınlarından kan ve ağız içi sürüntü örnekleri alıyoruz. Beş saat içerisinde DNA’sını belirlemiş oluyoruz. Ama cenazede çürüme varsa bu işlem üç gün sürüyor. Şu an yakınını bulamayan 387 aile başvurdu kurumumuza. İncelemelerimiz sürüyor."
"ÖRNEK VERMEYE GELİN"
Hızır Aslıyüksek’in bir çağrısı da var: Aileler örnek vermeye gelmeliler. Ağız içi sürüntü ile hızlıca kimliğe ulaşıyoruz. Başvuru sayısını arttırmalıyız ki kimliğe belirsiz hiçbir cenazemiz kalmasın.”
