İşte dilsiz dostların "ifadesi"

Dilsiz dostlarımız sahipsiz değildir. Hem vicdanen hem hukuken hepimizin koruması altındadır.

Düşündüm acaba mahkemede kendilerini savunma şansları olsaydı ne söylerlerdi?

BANA KÜREKLE VURMAYIN

Hiçbir kanuni düzenleme; bir canlıya, patili bir dosta bırakın bağırmayı hele ki kürekle vurmayı korumaz. Son zamanlarda sıklıkla görmekten haya duyduğumuz haberlere şahit olduğumuz bu talihsiz günlerde hiçbir canlıya eziyet etmeyi kabul etmiyoruz!

Bir hukukçu olarak bu eziyete maruz kalan dilsiz dostlarımızdan birisi konuşuyor olsaydı ve kendisini mahkemede savunma şansı verilseydi sizce ne derdi?

“… Arkadaşlarımla yemek yerken hiç tanımadığım, elinde kürek olan bir saldırgan, üzerime doğru koştu ve bana acımasızca vurdu.

O vurdukça ben sustum.

O vurdukça ben sustum.

Sonra bayılmışım.

Daha sonrası hepiniz bildiği gibi artık yaşamıyordum…”

PEKİ NEDEN BU KADAR ŞİDDET?

Çünkü sahipsizler...

Çünkü bu suçu işleyenler hak ettikleri cezaları almıyorlar…

Çünkü emanete çok kolay ihanet edebiliyorlar…

Çünkü Allah’ın da bir adaleti olduğunu bilmiyorlar!

KANUNİ DÜZENLEME NASIL?

Hukukumuzda 09/07/2021 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile hayvanlar mal olarak değerlendirilmekten çıkarılmış ve ilk kez bir CAN olarak kabul edilmiştir.

Yapılan düzenlemeye göre; bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldüren kişi altı aydan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Hem bir hayvan dostu hem de bir hukukçu olarak, bu sürecin sonunda nice canların eziyet görmemesi ve bir daha böyle trajik olayların yaşanmaması için yapılacak yargılamada takdiri indirimlerin uygulanmadan en yüksek cezanın verileceğini umut etmekteyiz.