Mutlu ilişkinin '4T' formülü

Evlilik ve ilişkilerin yolunda gitmesi için konuşurken, düşünürken hatta sevişirken bile dile dökülmemiş kurallara uymak gerekiyor. Günlük hayatta hiç de farkında olmadan, artık kanıksadığımız için hiç de garipsemeden yaptığımız bazı iletişim ve davranış hataları bizleri zor durumlara sokabiliyor. Haklı iken haksız duruma düşürebiliyor, karşımızdakini kırmamıza neden olabiliyor. Bu nedenle çiftler evlilik ilişkisindeki altın kuralları iyi bilmeli ve uygulamalı diye düşünürüm hep.

4T kuralı ilişkili ayakta tutar 

Takdir etmek, teşekkür etmek, tebessüm etmek ve tevekkül etmek… Hayattaki tüm ilişkiler aslında bu 4T kuralı ile çok basit ve rahat bir o kadar da huzurlu yaşanabilir biliyor musunuz? Çocuk yetiştirenler bilirler bir çocuk olumlu bir davranış sergilerse onu alkışlarız, ‘aferin’ deriz. Bunun amacı çocuğun bu olumlu davranışı pekiştirmesini sağlamak, yani tekrarlamasını ve içselleştirmesini sağlamaktır. Ama nedense yetişkinlerin dünyasında bunu yapan çok azdır. Olumsuz davranışlar her an pişirilip pişirilip insanın önüne konur ama olumlu davranışlar takdir edilmez, gözden kaçar, unutulur.

Eşinize sakın bunu söylemeyin!

Adamın biri bir gün işten geldiğinde zile basar ama kapı açılmaz. Anahtarla eve girince de şaşkınlıktan küçük dilini yutar. Ev darmadağınık, çocukların üstü başı kirli, eve hırsız girmiş gibi her şeyin altı üstüne gelmiş bir vaziyettedir. Adam korkar ‘eyvah sanırım hırsız girmiş’ diye düşünür ancak karısı yatak odasında öyle yatıp ona gülümsüyordur. Adam şaşkınlıkla “Ne oldu hayatım bu evin hali ne hasta mısın?” diye sorar. Kadın cevap verir “Hani sen dün akşam dedin ya oh ne güzel evde bütün gün yan gelip yatıyorsun keşke ben de ev hanımı olsam diye, ben bugün gerçekten yan gelip yattım, sonuç da bu!” Bu örnek yalnızca ev hanımları için geçerli değildir. Gün içinde birçok iş başarır birçok yükü sırtlanırız. Ama kadın da erkek de bazen takdir görmeye ihtiyaç duyar. Tıpkı bir bebeğin alkışlanması gibi teşekkür kelimeleri işitmek ister ki motive olsun.

Takdir edin ve değişimi izleyin…

Korkmayın! Takdir edin teşekkür edin, gülümseyin tebessüm edin! Kimse bunlardan dolayı şımarmaz! Aksine bu motivasyonla yaptığı güzel şeyleri yapmak için daha fazla gayret eder. Eşiniz her akşam eve geliyorsa, “Ne iyi bir eşsin babasın sen, her akşam orda burada dolaşmadan evine geliyorsun” demekten korkmayın. Zaten yapmak zorunda gibi bakmayın! Eşiniz her akşam o sofraya iki üç çeşit yemek koyuyorsa “Eline sağlık her gün bizim için pişiriyorsun” diye takdir etmekten korkmayın! Ertesi gün o sofrayı daha mutlu bir şekilde hazırlar emin olun! Zaten yapmak zorunda diye bakmayın…

Tevekkül anlayışın anahtarı  

Ama son ‘T’ yi de unutmayın!!! Hayat herkese farklı nimetler sunar. Eşinizden elinden gelmeyecek, gücü yetmeyecek, tamamen karakteri dışında, ya da imkanlarının ötesinde şeyler de beklemeyin. Maddi manevi yaşanan her şey de aslında zaten herkesin kısmeti kadardır ve hayatın tüm getirdiklerini ve götürdüklerini sizinle paylaşan eşinize tevekkülü ihmal etmeyin! Bu da hayatınızı kolaylaştıracak son T kuralı, yani tevekkül.