Motosikletler hala 90'la mı gitmek zorunda? 6 milyon motosikletçi hız sınırının yükseltilmesini istiyor
Türkiye’de motosikletler 15 yıl öncesine kadar otomobillerde aynı hız limitlerine tabii idi.Bu gün bölünmüş yollarda otomobiller için hız sınırı 110 km/s iken, motosikletler 90 km/s ile sınırlı. Bu fark sadece uygulamada adaletsizlik yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda güvenlik açısından da büyük riskler doğuruyor. Motosiklet dünyasının tanınmış ismi Orkun Olgar’ın geçen hafta instagram hesabından yaptığı paylaşım, bu tartışmaya yeniden vurgu yaptı. Olgar “Burası bölünmüş bir yol. Otomobillerin hız limiti 110 km. Ben 102 kilometreyle ceza yedim. Polis arkadaşlar durduklarında bana selam verecek sandım, dediler ki hız limitini aştınız. Size ceza yazacağız. Elli yıl önce Jawalar için çıkarılmış kanun hala duruyor. Bu değişmeli.” diyordu. Biraz araştırdım. Olgar isyanında haklıydı ama tarihler konusunda yanılıyordu. Motosikletlerin hız sınırları 2010 yılına kadar otomobillerle aynıydı. 1 Eylül 2010 tarihli Karayolları Trafik Yönetmeliği değişikliğiyle beraber motosikletler için şimdiki hız limitleri konuldu.
Türkiye’de bölünmüş yollarla birlikte otoyollar da arttı, ama motosikletlerin hız limiti değişmedi.
Son 20 yılda Türkiye’nin yol ağı ciddi biçimde genişledi. Otoyollar, bölünmüş yollar ve modern altyapılar sayesinde otomobillerin hız limitleri güncellenerek artırıldı. Ancak aynı güncelleme motosikletler için hiçbir zaman yapılmadı. Hâlâ 90 km/s ile sınırlı olan bu araçlar, trafiğin akış hızının gerisinde kalmak zorunda bırakılıyor.
Oysa motosikletler de artık eski modeller değil. Modern teknolojilerle donatılmış, frenleme ve yol tutuş açısından birçok otomobille yarışabilecek düzeye gelmiş araçlardan söz ediyoruz. Ancak bu gelişim, mevzuata yansımış değil.
Şehirler arası yollarda trafik denetimi yapan jandarma ve polis ekiplerinin elindeki mevzuata göre motosikletlerin hızı
Yerleşim bölgelerinden 50 km/sa
Çift yönlü karayollarında 80 km/sa
Bölünmüş yollarda 90 km/sa
Otoyollarda 100 km/sa
Düşünsenize 1980 model üzerinde ABS bile olmayan otomobil, teknoloji harikası bir BMW Gs'in yanından geçip gidiyor. Bir Honda Goldwing Tır'la aynı hızda yani 80 km ile gitmek zorunda. Zira 100 km'ye çıkarsa ceza var.
Düşük hız limiti, motosikletçiyi korumuyor aksine tehlikeye atıyor
Türkiye Motosiklet Platformu Başkanı Zafer Fatih Özsoy da geçtiğimiz hatta sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı. Özsoy'dan motosikletlerin hız sınırlarının neden otomobillerle aynı olmasına dair bir açıklama istedim. Sağ olsun kırmadı. Yaptığı açıklama bilimsel olarak da bu zorunluluğu net bir şekilde anlatıyor.
Trafik akışında dengesizlik yaratıyor. Yavaş kalan motosikletler, akıcı trafikte ani sollamalara neden oluyor; bu da motosiklet kullanıcılarını kör noktada bırakıyor ve sıkıştırılma riskini artırıyor.
Büyük araçların oluşturduğu hava akımı motosikletin dengesini bozabiliyor. Özellikle kamyon ve TIR gibi araçların motosikletleri sollarken yarattığı türbülans, sürücüleri savunmasız bırakıyor.
Sürücü inisiyatifi devre dışı bırakılıyor. Deneyimli motosiklet kullanıcıları yol ve hava koşullarına göre hızlarını ayarlayabilecek donanıma sahip olsa da, mevcut yasal düzenlemeler buna izin vermiyor.
Kazaya açık hale getiriyor. Daha yavaş seyreden motosikletler, hızlı akan trafiğin ortasında görünürlük açısından dezavantajlı hale geliyor. Bu da özellikle arkadan çarpma vakalarını artırıyor.
Özsoy, günümüz motosikletlerinin artık ABS, çekiş kontrolü, viraj içi ABS gibi üst düzey güvenlik sistemleriyle donatıldığını da hatırlatarak, bu araçların hâlâ eski sistemdeki gibi düşük hız sınırlarıyla sınırlandırılmasının hem mantıksız hem de güvensiz olduğunu belirtiyor. Sonuç olarak, bu hız sınırlarının motosiklet kullanıcılarını korumadığı gibi onları trafiğin zayıf halkasına dönüştürdüğünü söylüyor ve açık bir çağrıda bulunuyor:
"Motosikletler için düşük hız limitleri, niyet olarak koruyucu gibi görünse de uygulamada hem motosiklet kullanıcılarının hem de diğer sürücülerin güvenliğini tehdit eder hale gelmiştir. Mevcut mevzuatın güncellenmesi, artık bir zorunluluk haline gelmiştir."
Avrupa’da hız limitleri motosikletler için daha adil
Avrupa’da motosikletlere uygulanan hız sınırları, araçların performansına ve yol tipine göre düzenlenmiş durumda. Örnek vermek gerekirse:
İspanya: Otoyoll ve bölünmüş yollarda motosikletler için hız sınırı 120 km/s. Tek şeritli şehirler arası yollarda 90–100 km/s arasında değişiyor
İtalya: Motosikletlerle otomobillerin hız limitleri aynı.Otoyollarda hız sınırı 130 km/s, yağış durumunda 110 km/s. Bölünmüş şehirlerarası yollarda 110 km/s. 150 Cc ve altı motosikletlerin otoyollara girmesi yasak.
Almanya: Otoyollarda yasal bir üst sınır yok, önerilen hız 130 km/s. Bölünmüş yollar genelde 100 km/s. Motosikletin motor hacmine göre giriş kısıtlamaları olsa da hız limiti bakımından ayrım yapılmıyor.
Bu ülkelerde hız limitleri yol yapısına, hava koşullarına, motor hacmine ve trafik akışına göre esnek şekilde belirleniyor. Türkiye’deyse motosikletler hâlâ kamyonlarla aynı hızda gitmeye zorlanıyor.
Avrupa Birliği yolunda bu mevzuatla nereye kadar
Türkiye, Avrupa Birliği’ne aday bir ülke olarak uzun süredir ulaşım altyapısını AB standartlarına yaklaştırmaya çalışıyor. Ancak karayolu trafik yönetmeliğinde motosikletlerle ilgili bu anlamsız hız sınırının korunması, hem uyum süreciyle hem de çağdaş ulaşım politikalarıyla çelişiyor.Yüksek teknolojiye sahip araçlara düşük hız zorunluluğu, güvenli sürüşü ve sağlıklı trafik akışını tehdit eder hale gelmiş durumda.
Mevzuat teknolojinin gerisinde kalmamalı
Motosikletler için belirlenen hız limitlerinin, günümüz trafik gerçekliğini ve araç teknolojisini yansıtmadığı açık. Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de bu sınırlar yeniden düzenlenmeli, motosiklet kullanıcıları hem daha özgür hem de daha güvenli bir şekilde yollarda yer almalı. Yıllar öncesinin şartlarıyla bugünün yollarında ilerlemek mümkün değil. Teknolojik gelişmelerin gerisinde kalan bu düzenlemenin değişmesi için başta İçişleri Bakanlığı olmak üzere resmi kurumların harekete geçmesi gerekiyor.