Gidişat onu gösteriyordu zaten.
Kararın hangi vahim sonuçları barındırdığını anlattıktan sonra başlıktaki ilginç ve bir o kadar da acayip ilişkiler ağını anlatacağım size.
Deli paralar ortadaki.
1993 tarihli İSKİ skandalındaki miktar Murat Ongun’a çerez parası olur bakıldığında. O derece.
Ekrem İmamoğlu cezaevinden, içinde bulunduğu vahim durumu unutturma amaçlı, kendi boyunu aşan konularda açıklamalar yayınlıyor. Son olarak yine Sazlıdere Barajı ve TOKİ konutları yalanını ısıtıp önümüze sürdü temcit pilavı gibi.
İklim savunucusu olmuş. Sanki çok ulvi amaçları varmış da engelleniyormuş izlenimi yaratmaya çalışıyor.
Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İBB tarafından İstanbul Finans Merkezi metrosu için Avrupa'dan alınan 110 milyon euroluk kredinin 60 milyon eurosunun projede kullanılmadığını açıkladı.
60 milyon Euro.
DEM Milletvekili Pervin Buldan ve Avukat Özgür Erol’un Nisan ayında yaptığı İmralı ziyaretinin notlarını okuyorum dünden beri. Bu notlar, zaten DEM parti tabanında dağıtılmış durumda, elden ele dolaşıyor. Kimsenin dikkatini mi çekmedi yoksa ben mi atladım, Abdullah Öcalan’ın çok çarpıcı açıklamaları var. Kandil’in İran’ın etkisinde, SDG’nin de İsrail’in etkisinde olduğunu hiçbir otosansüre gerek duymadan söyleyen Abdullah Öcalan’ın yeni süreç, Türkiye ve Ortadoğu üzerine açıklamalarının DEM siyasetinde çalkantılara sebep olduğunu söylemeliyiz.
İSRAİL SÖZCÜ GAZETESİNE KÜRT DÜŞMANLIĞI YAPTIRIYOR
Aldığım bilgilere göre Ekrem İmamoğlu’nun sinirleri çok bozuk. Dün Başsavcı Akın Gürlek’i ailesiyle tehdit ettiği gerekçesiyle açılan davanın duruşmasında bu görüldü. Savunması sona erdikten sonra Mahkeme Başkanı duruşmaya 5 dakika ara verince jandarma bu süre içinde İmamoğlu’nu salondan çıkarmak istedi hava alsın diye. Buna aşırı tepki gösteren İmamoğlu “Çıkmak istemiyorum, zorla götürün beni” diye bağırdı.
Hiç sağlıklı bir ruh hali değil bu. Savunmasında geçmişi suç dolu insanların iftiralarıyla “esir” tutulduğunu iddia etti. Geçmişinin suç dolu olduğunu söylediği bu insanların hepsinin, kendisinin yardımcıları ve İBB’de daire başkanlıklarına atadığı kişiler olduğunu kimsenin bilmediğini sanıyordu galiba. Ve tabii birlikte iş yaptığı müteahhitler. Onların arasında verdiği 2,1 milyar liralık iş karşılığı üç otuza kapattığı 1,5 milyar lira değerindeki villaları ona veren Ali Nuhoğlu da var.
Samsun, ara sıra yol kazaları olsa da belediye başkanları bakımından şanslı bir şehir. Benim çocukluğumda Kemal Vehbi Gül vardı. Hangi partiden seçime girerse girsin, Samsunlular onu seçerdi belediye başkanı olarak. Çalışkandı. Samsun Fuarı’nın kuruluşundaki öncülüğüyle şehri Karadeniz Bölgesi’nin başkenti yapmayı başarmıştı. Kentin tüm altyapısının temeli onun döneminde atılmıştı neredeyse.
AK Parti ve lideri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2011 yılından itibaren Türkiye’nin iç ve dış siyasetinin rotasını değiştirdiğinde sürecin sancılı geçeceğini kuşkusuz biliyordu. Kırılgan bir coğrafyada yer alan, her tarafında sorunlu ve bizimle sorun yaşayan ülkelerle çevrili olan Türkiye’nin bu rota değişikliğinde, dış siyaset belirleyici rol aldı.
Seçilen yeni yol, “müttefikimiz” Batı için sürpriz oldu.
Basından veya sosyal medyadan okumuşsunuzdur.
Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu Cumhurbaşkanımızın eşi Emine Erdoğan’a bir mektup yazarak ve bunu da sosyal medya hesabından paylaşarak Marmara (Silivri) ve Bakırköy Cezaevi'nde tutuklu kadınların, İstanbul dışındaki cezaevlerine sevk edilmeleri nedeniyle çocuklarından ve yakınlarından koparıldığını söyledi.Aile Yılı ilân edilmiş olması nedeniyle de Emine Erdoğan’ın bu duruma el atmasını talep eden İmamoğlu sözlerini “Bu çağrımın siyaset üstü, vicdani bir çağrı olarak değerlendirilmesini istirham ediyorum. Desteğinizin bu konuda binlerce insana umut olacağına inanıyor, mübarek Kurban Bayramınızı tebrik ediyor; sağlık ve esenlikler diliyorum. Saygılarımla” diyerek bitirdi.
Bu yazı ve aşağıda sıraladığım maddeler herkese lâzım.
Sadece okurlar değil, yargı mensupları ve hukukçular için de geçerli bu.
Hastaya ilaç terkibi yerine üfürükçü İmam öneren Eczacı gibi.
Öyle bir anlatıyor ki “Bir eline ayı, diğer eline de güneşi alıyor, öyle mübarek adam. Gökyüzünün 7 kat üstünde yer yüzünü seyrediyor, ne yaptıysak hepsini görüyor” diyebiliyor.
CHP’liler Ekrem İmamoğlu maskeleriyle toplu ulaşımlarda ve benzeri yerlerde eylem yapmaya başlamış. Fotoğrafları yayınlandı 5-6 kişinin metroda. Orada değildim ama herhalde olsaydım “HIRSIZ VAR!” diye bağırırdım. Öyle ya nedir maskelerle filan ortalık yere dalmak.
Yalan söylediğini biliyorum.
Aşağıda açıklayacağım.
Üç gün boyunca Giresun’da Yeşil Lezzetler Festivali’ndeydim. Giresun Turizm platformu tarafından, TÜRES Giresun Başkanı Şevket Alaeddinoğlu öncülüğünde düzenlenmiş bir etkinlik. Şehirdeki diğer kurumsal yapıların tamamı da Valilikten Belediyeye, ticaret odalarına, borsalarına kadar kadar destek vermiş etkinliğe.
Türkiye kritik bir dönemeçte ve viraj alıyor.
Artık eli güçlü ve hareket kabiliyeti yüksek. Bunda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile kurduğu dolaysız ilişkinin bir benzerini ABD Başkanı Donald Trump ile kurmasının rolü büyük.